BİŞKEK, 28 Eylül 2017 /Kabar/. Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev’in inisiyatifiyle 28-29 Eylül tarihleri arasında Bişkek’te yapılmakta olan “Modern bir laik devlette İslam” konulu uluslararası bilimsel konferansı sırasında konuşma yapan Atambayev, “Modern dünyada İslam'ın değeri, din kurallarının ülkenin mevzuatına karşı çıkmamasına değil, laik devletlerde dinin ahenkli bir şekilde gelişmesine fırsat verir.” dedi.
Atambayev, nispeten genç bir din olan İslam'ın, Orta ve Orta Doğu'da, Orta Asya'da ve daha sonra Asya'nın Güney ve Güneydoğu yayılmış tutkulu bir dogma olduğunu söylerken, “İslam bütün bir dünya, bir kişinin hem öğretisini hem de davranışını içerir, toplum üzerindeki etkisi çok fazladır. Bazı ülkelerde İslam dinten ziyade, kendi özelliklerine sahip bir yaşam şeklidir. Bazı misyonerler ve örgütler, farklı tarihsel ve kültürel bağlamlarda, "saf" İslam kılıfı altında kasten yaşam biçimlerini ve kültürel öğelerini empoze eden devletlerde faaliyetlerini yürütüyorlar.” ifadelerini kullandı.
Devlet Başkanı, bunun sıklıkla gerginliğin artmasına ve toplumda güvensizlik, bölünme ve korkuya neden olduğunu ve bazen radikalliğin büyümesine neden olduğunu belirtti.
Dünya görüşünde geleneksel zihniyetlerini Zerdüştçülük, Budizm, Hıristiyanlık ve İslam ile birleştiren halkın temsilcilerinin Orta Asya'da ezelden beri yaşadıklarından bahseden Atambayev, “Yerleşik İslam hukuk fakültesi Hanafi madhabi, Tasavvuf öğretileri, yerel geleneğin doktrini İslâmına karşı değildir. Farabî , İbn-i Sina, Al-Horazm, Al-Biruni, Yusuf Has Hacib, Kâşgarlı Mahmud ve diğerleri, bilim ve felsefeyi geliştirme yanında İslam'ın rasyonel bir okulunun temellerini attı.
Laik bir devletin avantajı, farklı dini cemaatlerin, müminlerin ve inanmayanların temsilcilerinin çıkarlarının dengesini yaratma ve sürdürme kabiliyetidir.” diye konuştu.