Ceenbekov, ‘Atalarımız asla çocukların zorbalığına izin vermedi’

Cumhurbaşkanı 0

BİŞKEK, 25 Haziran 2019 /Kabar/. Cumhurbaşkanı Sooronbay Ceenbekov, “Atalarımız asla çocukların zorbalığına izin vermedi.” dedi.

Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te, Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Hakları Sözleşmesinin kabul edilmesinin 30. yıldönümü ve Kırgızistan Cumhuriyeti'nin bu sözleşmeye katılımının 25. Yıldönümüne ithaf edilen Ulusal Forumu düzenlendi.

Foruma katılan Cumhurbaşkanı, yaptığı konuşmasında, çocuklara ailede eskiden beri saygı gösterildiğinin altını çizerek, “Eskiden beri çocuklara sevgi ve hassasiyetle davrandığımız bir toplumuz. Kırgızistan’da günümüzde, çocukların korunması için iyi göstergeler var.” diye konuştu.

Devlet Başkanı ayrıca, Kırgızistan’ın çocuk ölümlerini üçte ikiden fazla azaltmak için Binyıl Kalkınma Hedefine ulaşmış 62 ülkeden biri olduğunu vurguladı.

Küçük çocukların gelişim oranı % 72'yi aştığına işaret eden Ceenbekov, “Okul öncesi eğitim, 5 yaşın altındaki çocukların yüzde 64'ünü kapsar. Organize eğitimin okul öncesi hazırlık programlarına katılım oranı % 91'e ulaştı.” dedi.

Cumhurbaşkanı, “Çocuk haklarının korunmasına ilişkin yasal çerçeveyi geliştiriyoruz. Kırgızistan Cumhuriyeti Anayasası normları, ailenin ve çocukların korunmasına özel güvence sağlamaktadır. Hiç kimse cinsiyet, ırk, dil, sakatlık, etnik köken, din, yaş, siyasi görüş, eğitim, mülk veya diğer statüler ile diğer şartlar altında ayrımcılığa maruz bırakılamaz. Her çocuğun fiziksel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve sosyal gelişimi için gerekli yaşam standardına hakkı vardır.” ifadelerine yer verdi.

Devlet Başkanı, çocukluk alanında çalışan devlet kurum ve kuruluşlarının sorumluluklarının açıkça tanımlandığını belirterek, ancak buna rağmen bazı dezavantajların olduğunu söyledi.

Ceenbekov, “Bölgelerde yeterli sosyal hizmet olmadığı bilinmektedir. Sosyal koruma, evlat edinme ve vesayet sisteminde yolsuzluk unsurları ortadan kaldırılmaz. Toplumda savunmasız çocukların şiddete ve aşağılanmaya maruz kaldığı giderek artan sayıda vaka vardır. Bir toplum olarak, atalarının geleneklerini böyle bir olayı kabul etmeyen ve hümanist değerlere bağlı kalan bir tarih belirleyici önlemler almak zorundayız. Devlet organları, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve yerel topluluklar, durumu daha iyi hale getirmek için birlikte hareket etmek zorundadır.” diye kaydetti.