Bişkek, 2 Haziran /Kabar/. 3 gün önce, Türkiye'nin Şırnak bölgesinde düşen bir askeri Helikopter kazası sonucu şehit düşen Türkiye Silahlı Kuvvetleri subayları içinde 2014-2016 tarihleri arasında Türkiye Cumhuriyeti Bişkek Büyükelçiliği Askeri Ateşesi göreveni yapmış Kurmay Albay Gökhan Peker de vardı. Gökhan Albayımıza Allah'tan rahmet, ailesine, yakınlarına, sevenlerine sabır ve başsağlığı diliyoruz.
GB News muhabiri KTMÜ Yabancı Diller Yüksekokulu Müdür Vekili Öğr.Gör. Muhittin Gümüş'ten Albay Gökhan Peker'le ilgili düşüncelerini okuyucularla paylaşmayı ricada bulunmuştur.
Muhittin Gümüş, "Ruhumda alev alev yanan birşeyler vardı dün sahura yakın vakitte. Türkiye'yle aramızda 3 saat fark olunca nerdeyse biz sahura hazırlanırken Türkiye'de iftar henüz bitmiş oluyor. Televizyondan acı haberi duyunca "inşallah o değildir, hayır o olmamalı, başkasıdır" diyerek kendimi avutmaya çalışsam da dayanamadım, eşime söyledim. Elindeki kaşık düştü. Kim olursa olsun vatan evladı işte," keşke kimse şehit olmasa demeye başladım ama eşim benim ne kadar üzüldüğümü anladı, herşey iki damla göz yaşıyla ifade edilecek kadar değil o an. Devamında imsak vakti geldi geçti, seher vakti tan yeri ağarıncaya kadar göz yaşlarım kalbimin derinliklerine aktı, aktı... Oğulları küçücük Kaan ve Kerem gözlerimin önünde.... Gökhan albaya "baba" diye sarılışlarını nasıl unutacağız...
2016 yılının 19 Mayıs töreninde Üniversitemizde yakından tanıştığımız vatansever, vefakâr, yüksek ahlak ve sorumluluk sahibi insan Albay Gökhan Peker'in ve 12 arkadaşının helikopter kazasında şehit olmasından dolayı son derece üzgünüm. Bütün şehitlerimize Allah rahmet eylesin Bişkek'teki Kırgız Askeri Lise öğrencilerine ve subaylara Türkiye Türkçesi derslerini bizim yürütmemizi istemiş ve 2 Haziran 2016'da Türkiye Cumhuriyeti TİKA Bişkek Koordinatörlüğü tarafından restore edilip modern cihazlarla donatılan okulun açılışında Sayın Büyükelçi Metin Kılıç ve Kırgız Savunma Bakanlığı yetkilileriyle TİKA Koordinatörü Evren Beyin de katılımıyla, ardından 2 Eylül 2016'da da ilk ders için Askeri Lisede bulunmuştuk. Albay Gökhan Peker'in geçmiş yıllarda askeri ataşelik yapmış olan komutanlarla dahi ilgisinin olduğunu hatıraları tazelerken anladık ve bizi 1998-2000 yılları arasında görev yapan Arslan Kılıçarslan ve onun selefi Namık Kemal Çalışkan'la telefon aracılığıyla görüştürmüştü. Bir yıl daha kalma hakkı varken fetö belasından sonra askeri ataşelerin kıtalarına çekilmesi sonucu şark hizmetine giderken helalleşmiştik. Duygu dolu hali gözlerimin önünde. Onun diğer askeri ataşelerden bir farkı da Kırgızcayı çok iyi öğrenmiş olması ve Kırgız askerlerle tercümansız anlaşmasıydı. Yaz tatilinde İstanbul'da görüşmek için anlaşmıştık, o da benim kızımın Ankara'daki düğününe gelmeyi vaat etmişti. İki ay önce görüştüğümüzde bir ara gelip yarım kalan işleri btireceğiz dediğinde çok sevinmiştim. Büyük projelerimiz var inşallah onları da gerçekleştireceğiz demişti. Nur içinde yat albayım. Bu vatan senin gibi gönlü pak, ruhu enginlere sığmaz bir imanla dolu insanlarla yücelir. Allah mekanını cennet eyledi. Türkiyemin ve Büyük Türk milletinin başı sağ olsun".
Kaynak: Golden Bridge News
