"Silk Road Today": İpek Yolu üzerinde Kırgızistan

Haber analiz 0

Silk Road Today. III yüzyılda ortaya çıkan ve ХVI yüzyıla kadar süren Büyük İpek Yolu Kırgızların ve Orta Asya halklarının tarihsel kaderinde büyük bir rol oynamıştır.

Büyük İpek Yolu, Çinli tüccarların ana maddesi olan ipek adından oluştu: batıdaki ülkeler ipeğin nasıl yapıldığını bilmiyor ve bu yüzden ipek orda en pahalı madde olarak değerlendiriliyordu. En uzun alışveriş yolun toplam uzunluğu yaklaşık 7 bin kilometre idi ve tüccarlara at ve develerle bu yolun üstesinden gelmek için üç yıl gerekiyordu. İpek Yolu güzergahı üzerinde Doğu'dan Orta Asya'ya çeşitli mallar alınıp götürülüyordu. Buradan ipek ve diğer kumaşlar, demir ürünleri, bulaşıklar, altın, gümüş ve diğer takılar satın alınabilirdi. Orta Asya'dan diğer ülkelere değeri yüksek mallar ihraç ediliyordu. Örneğin,vahşi hayvanların derileri, üzüm şarabı, nar ve fındık. Diğer kabilelere saldırılar sırasında göçebeler tarafından yakalanarak esir olan köleler satılıyordu.

Antik çağda, Kırgızistan toprağı ve halkı İpek Yolu'nun dünya tarihinin en büyük ekonomik ve kültürel bir fenomen oluşumu merkezinde hazır bulundu. Ticaret yolları üzerinde olumlu bir coğrafi konuma sahip olan ve Doğu ve Batı'nın kültürel başarılarını cezbederek, Kırgızistan, Doğu ve Batı'yı bağlayan bir köprü oldu. Kırgızistan’ın bugünkü topraklarına göre antik kervan yolunun üç yolu vardı: Pamir-Alay, Tien Shan ve Pamir yüksek geçitlerini geçen güney ve kuzey.

Birinci yol Termez'den Semerkant yoluyla, Kızıl-Suu'dan Alay'a ve İrkeştam'ın şimdiki geçitinden Kaşgar'a çıkıyordu. Fergana yolu ile, Hocent'ten Oş'a gidilirdi. Oş, ara verilecek ticaret noktası idi, ordan da kervanlar Torugart geçitiyle Kaşgar ve Urumçi'ye giderdi. Üçüncü yolla Zamin Rabat'tan Taşkent'e, İsledcab'a, Taraz'a, Nuzket'e (Kara-Balta) ve Balasagın'a (Burana) gidilirdi. Burdan da kervanlar Boom kanyonundan Isık-Göl'e, Isık-Göl'ün San-Taş geçitinden Çin'e doğru yola devam ederdi.

Kervanlar, Julie, Suyab, Novokent, Balasagın, Barskoon, Taş-Rabat, Oş, Özgön gibi zengin şehirler, ticaret ve zanaat yerleşim ve kervan saraylardan geçerdi. Böylece, ortaçağdaki Kırgızistan eski Türk halklarının kültür merkezlerinden biri haline gelmişti.

Bu yollar yaklaşık 15 yüzyıl boyunca Doğu ile Batı'yı bağladı. Tabii ki, Büyük İpek Yolu yönleri binlerce yıldır sürekli değişti, ancak Kırgız kara yoluyla güzergahları takip eden kervan yolları, hiçbir zaman değişmemiştir, yani Kırgızistan, bu antik kervan yolunun "dağ kapının koruyucusu" olmuştur.

Şimdiye kadar Kırgızistan toprakları, İpek Yolu üzerinde bulunan anıtların şeklinde bu anıları korumaktadır, örneğin: Manas Kömbözü (Manas mezarlığı), “Taş-Rabat” kervan sarayı (IX yüzyıl), Burana Kulesi, Suleyman-Too dağı, Özgön mimari kompleksi, “Şah-Fazil” müzesi.

Büyük İpek Yolu, Kırgız halkının diğer ülkelerin halklarıyla sadece ticari gelişmesini değil, ama aynı zamanda yüzyıllar boyunca manevi değerlerin aktif alışverişine de katkı sağladı. Yüzyıllar boyunca çok dilli gürültülü pazarlar faaliyet gösterdi, tozlu kervan yollarının üzerinde yüzlerce yıldır Avrupalılara değerli ipek ve taşlar, baharat ve boyalar, altın ve gümüş, egzotik güney kuşlar ve hayvanları satışa taşıdı.

İpek Yolu'nun en genişletilmiş ve ana bölümü Kırgızistan dahil Orta Asya topraklarından geçti.

Geleneksel göçebe hayvancılık ile birlikte, antik zamanda sedanter tarım da gelişmeye başladı. Kasabalar sayısının artması toplumda esnaf ve tüccar gibi sosyal grupların ortaya çıkması ile eşlik etti. Şehirler, yerleşimler ve kervan saraylar dağların eteğindeki yollarda veya İpek Yolu üzerindeki vadinin girişinde yer alırdı.

Şu anda, eski İpek Yolu'nun çok şeyini yeniden oluşturmaya ihtiyaç vardır, tüm gezegenini saran küreselleşme süresi, Yeni İpek Yolu büyük projelerin entegrasyonu uygulanması için en cazip bir platform yapmıştır.

“İpek Yolu bugün” 02.03.2017№4

Ermek Abdrisayev

Kırgız Ulusal Haber Ajansı “Kabar”

Rusçadan Türkçeye çevirildi.

Fotoğraflar Vlad Uşakov'a aittir.